
KANLI ANLAŞMA
Maceraperest Altın 7-8. kitap
13. Öykü
İlk yayın yılı. 1950
Yazan. G.L. Bonelli
Çizen. A. Galleppini (G. Zamperoni ve M. Uggeri çizimlere bazı müdahaleler yapmıştır).
Kapak. A. Galleppini
(1960 yılında 160 sayfalık kitap halinde düzenlenmiştir)


Oğlak Maceraperest Altın Seri
Altın 7/Şeytan Geçidi. 65. Sayfadan başlar (96 s).
Altın 8/Lilyth’in Kaçırılması. 117. Sayfada biter.
Öykü toplam 213 sayfa.




Ceylan 1. Seri (186’lık)
Ceylan-108/Lilyth’in Kaçırılması. 48. Sayfadan başlar (35 s).
Ceylan-109/Gece Kartalı. (79 s).
Ceylan-110/Bıçak Savaşı. (79 s).
Ceylan-111/Savaş Yolunda. 24. Sayfada biter (21 s).
Öykü toplam 214 sayfa.

Oğlak Maceraperest Efsanevi Ciltler
Maceraperest Efsanevi-1/Kanlı Anlaşma. 11. s. başlar. 22. s. biter.
(Cilt içindeki ilk öykü). (Maceraperest Altın-7 içinde, 71-82. sayfalar).
Öykü toplam 12 sayfa.
1950/51-2. ŞERİT SERİSİ
















1951-BEYAZ KOLEKSİYON SERİSİ




1953-1. ONUR SERİSİ







1954-1. GİGANTE SERİSİ


1957-KIRMIZI KOLEKSİYON SERİSİ




Öykü: Tex, Navajo Kızılderililerinin huzursuzluğu ve bölgede silah kaçakçılığı iddialarını araştırmak için gönderilir. Navajo’lar tarafından esir alınan Tex, Lilith ile burada tanışır ve evlenir. Tex bu uzun macerada çok ter döküyor. Kızılderili isyanını durdurmayı başarır ve karşılığında beyaz adamın taahhütlerini yerine getireceğine dair söz verir. Bunu, Carson’un yardımıyla Bessie’nin çetesine sert bir darbe vurarak yapacak. Ve Tex, öykünün sonunda Ranger’liği bırakır…

Özellikler:
⦁ 213 sayfa ile şu ana kadar ki en uzun öykü.
⦁ Tex’in Lilyth ile evlenmesi, Lilyth ilk defa görünür.
⦁ Lilith, Alamosa misyonundaki rahibelerden eğitim almış.
⦁ Lilyth’in babası Kırmızı Ok ile tanışırız.
⦁ Tex; maske ve siyah giysiler ile bir tür Kara Şövalye ya da Killink gibi oluyor.
⦁ Kızılderililer ona ‘Gece Kartalı’ ismini verir.
⦁ Öyküde açıklanmasa da, büyük ihtimalle Tiger Jack ile de tanışıyoruz.
⦁ Tex’e ilk defa, hapiste iken, ‘Ley de fuga’ uygulamaya çalışılır.
⦁ Durango’lu silah tüccarları Brennan ve Teller, 106. sayıdaki Lilith’in ölümü öyküsünde geri dönecek.
⦁ Son iki şeritte Tex, Ranger’likten istifa ediyor.






Macera artık gerçekten başlıyor. Tex, Navajo olan Lilyth ile evlenir. Hatta Lilyth, dizinin sevilen kahramanı Kit Willer‘in annesi olacaktır. Tex’in çok sevdiği ama az beraber olabildiği Lilyth, Tex okurları için hep gizemli bir yerde durmuştur. Ama; çok erkeksi olan Tex destanında bir kadının yer bulmasının zorluğu da ortada. Fakat bu tema çok kere karşımıza çıkarak, karanlıkta kalan mevzuları bize açıklanacak. Bizler zaman zaman, geri dönüş öykülerinde Lilyth’i görebileceğiz. G.L. Bonelli’nin Tex’in bir karısı olduğunu hatırlaması ve Lilyth’in çok aceleyle öldürülüşü bölümünü en güzel hikayelerinden biri haline getirerek, bunu telafi etmesi için uzun yıllar geçmesi gerekti. Gerçi biraz da bu dramatik ölümün bizlerde bıraktığı iz sebebiyle, unutamadığımız, merkezinde Lilyth olan geri dönüş maceralarını da okuduk.

Macera artık gerçekten başlıyor dedik, çünkü, daha önce de bahsetmiştik, Tex, yayınevi açısından çok umutlu olunan bir karakter değildi. Ama, paldır küldür başlayan destanın, ilk 10 öyküde edindiği başarı, yazar/çizer ve yayınevi açısından daha umutkar bir hale geldi. G.L.Bonelli ve Galep işi daha sıkıya almaya başladılar. Galep, eğlenceyi ve dostları çok seven bir insan olduğu için biraz dalgacıydı 🙂 Haliyle sıkıştığında yardımına diğer çizerler yetişiyordu. Ama genellikle sadece Galep’in imzası atılıyordu. Çizim aleminde bu çizerlere verilen bir isim var. ‘Hayalet Çizer’. Galep’in en çok kullandığı hayalet isimler ise Francesco Gamba ve Mario Uggeri‘dir.


Ama bu öyküde başka ismi görüyoruz. Görünüşe göre kurşun kalem çizimleri ya da çinilemelere iki kişi yardım etti. 7. cildin 131/164 sayfalarındaki ve 8. cildin 1/120 arasındaki sayfalarda, Galep‘in kurşun kalem çizimlerini, Guido Zamperoni (Gianluigi Bonelli’nin’nin önceki projelerde çalıştığı) tarafından yapılmış. Hikayenin geri kalanının kurşun kalemlerini Galep ve çinilemelerini ise Mario Uggeri yapmış. Zamperoni‘nin varlığı en çok karakterlerin pozlarında ve saç stillerinde belli oluyor.


Galep, belli ki sıkıldığında, ufak eğlenceler yaratıyor kendisine. Maceranın sonuna doğru Tex’in bayılttığı bir adama, bayıldığını açıkça belirtmek için bazı notalarla birlikte küçük bir kuş çiziyor.

Bu kitaptan 2 kitap sonra, yani Tuzak isimli 10. kitabın ilk sayfasında, aniden Lilyth‘in, bir kaç yıl önce salgında öldüğünü öğreniriz. G.L.Bonelli anlamadığımız bir şekilde, böyle şahane bir konuyu hızla geçiyor. Aradan tam 8 yıl geçtikten sonra, devam öyküsü olan, İntikam Yemini isimli öyküsünü yazıyor. Bu öyküde Tex, oğluna annesinin ölüşü ve intikamının alınışını anlatır. Bu macera Ülkemizde Maceraperest efsanevi ve Maceraperest Altın serilerinde basıldı. (Orijinal 103/106. sayı. 1969 yılı)




Daha sonra, Yemin öyküsünden 23 yıl sonra, C. Nizzi‘nin yazdığı ve C. Villa‘nın çizdiği Gururlu Navajo (Ölüm Yolu) öyküsünde görürüz Lilyth’i. Aslında macera Tiger Jack‘ın hayatı ve aşkına ait bir öyküdür ama Lilyth’de öyküdeki aktörlerden biridir. Bu macera ülkemizde Aksoy Yayıncılıktan basıldı. (Orijinal 384/387. sayı. 1992 yılı)




Tiger Jack öyküsünden 16 yıl sonra ise Geçmişe Dönüş öyküsü yayınlandı. Nizzi/Civitelli ikilisinin renkli olarak hazırladığı bu öykünün konusu, haydut çetesinin Tex ile Lilyth‘i çaresiz bir mücadeleye zorladığı, Lilyth’in geçmişine yönelik bir öykü. Bu macera Ülkemizde Maceraperest Aylık seride basıldı. (Orijinal 575. sayı. 2008 yılı)

Ve en son olarak Tex Magazin serisinde Lilyth’in Sırrı öyküsü yayınlandı. Bu öyküde, Lilyth’in yanında, genç kızken verdiği sözü tutmasına yardımcı olabilecek biri var artık. Tex ile yaşadığı unutulmaz aşka uygun, ışık hızında bu macerayı Boselli ve Civitelli hazırlamış. Bu macera Ülkemizde Çizgi Düşler tarafından basıldı. (Orijinal Magazine 4. sayı. 2018 yılı)



Maceranın başlama sebebi; Navajo ve Karaayak (Blackfoot) Kızılderili Kabilelerinin huzursuz olması ve ayaklanabilecekleri bilgisi üzerine, Tex’in bölgeye gönderilmesidir. G.L.Bonelli usta, olayı biraz karıştırmış. Kızılderililerin hepsi aynı yerde yaşar demiş herhalde! Serinin ilk 15-20 yıllık süresinde bu tip hatalar bolca tekrar edildi. Karaayaklar ve Navajolar hiç komşu kabile olmadılar. Ana hatlarıyla bakarsak. Karaayak ve Navaho halkı aynı yerde bile yaşamıyor.

Karaayak halkı çoğunlukla şu bölgelerde yaşar: (Kuzey Büyük Ovalar Bölgesi)
⦁ Alberta, Kanada
⦁ Montana, ABD
Navajo halkı ise ABD’de şu bölgelerde yaşar: (Güney Batı ABD)
⦁ Arizona
⦁ New Meksiko
⦁ Utah
⦁ Kolorado


Blackfoot ya da Blackfeet olarak da adlandırılan Kızılderililer, başlangıçta Büyük Göller bölgesinden Kuzeybatı Amerika Birleşik Devletleri’ne göç eden göçebe bir Amerikan Kızılderili kabilesiydi. Kuzey Büyük Ovalar’da, özellikle Montana ve Idaho’da ve Alberta Kanada’da yaşadılar. Tek bir ulus olarak başlayan, zamanla her biri dört ayrı ve bağımsız kabileye dönüştü. Benzer coğrafi bölgelerden dolayı giyim tarzı, silahlar ve yiyecekler de dahil olmak üzere yaşam biçimleri çok benzerdir. Şu anda ABD’de yaklaşık 10.000 Kızılderilinin yaşadığı bir Karaayak rezervasyonu ve Kanada’da 15.000 Karaayak daha yaşıyor.


Büyük Ova Kızılderilileri hakkında ilginç gerçekler.
⦁ Blackfoot Kızılderilileri yetenekli avcılardı. Diğer birçok Ova Kızılderilisi gibi onlar da öncelikli olarak bizon avlarlardı ve gruplar halinde seyahat ederlerdi.
⦁ 1800’lerde beyaz adamlar bizon avlamaya başladılar ve bizonların azalmasına neden oldular. Bu sebeple çok sayıda insan açlıktan öldü.
⦁ Dört kabilenin her biri, Algonquian dili konuşurlar. Bu dil, ABD’deki diğer birçok Kızılderili kabilesi tarafından da konuşulmaktadır.
⦁ Avrupalıların 1800’lerde gelmesi, Karaayaklar için büyük değişiklikler anlamına geliyordu. Bir yandan, Karaayaklar için paha biçilmez olan atları da yanlarında getirdiler çünkü bu sayede yürüyerek veya kızak köpeğiyle avlamaktan çok daha kolay bir şekilde bizon avlayabiliyorlardı. Ancak, Karaayak nüfusuna yıkıcı olan hastalıkları da getirdiler. Avrupalılar, çiçek hastalığı ve kızamığı Kızılderililere bulaştırdılar ve nüfusun büyük bölümünü yok ettiler.

⦁ Blackfoot Kızılderilileri çok spiritüeldir ve doğaüstü güçlere güçlü bir şekilde inanırlar. Canlı veya cansız her şeyin bir ruhu olduğuna ve iyi veya kötü olabileceğine inanırlar.
⦁ Blackfoot’ların en önemli manevi töreni Güneş Dansı’dır. Yaz aylarında gerçekleşen yıllık bir etkinliktir. Törenin odak noktası bizon olmak üzere dans, şarkı, dua ve oruçtur. Tören bizonları onurlandırmanın ya da minnettarlığın bir yoluydu.
⦁ Blackfeet’ler nakış, sepet yapımı ve boncuk işi gibi çeşitli sanat biçimlerinde ustalaşmalarıyla biliniyorlardı. Sanat sadece kıyafetlerini süslemekle kalmıyordu, aynı zamanda renkli çadırlarında ve günlük kullandıkları farklı aletlerde de görülebiliyordu.
⦁ Kadınların en sık taktığı mücevher türü küpelerdi. Genellikle deniz kabuğu veya yarı değerli metallerden yapılırlardı. Geyik dişleri değerli bir eşyaydı ve kadınlar bunları elbiselerinde süs olarak takarlardı. Bir kabilede belirli bir statüye ulaşan erkekler bir kolyede boz ayı pençesi takardı.


⦁ Giyim neredeyse her zaman hayvan derisinden veya postunundan yapılırdı. Savaş giysileri gösterişliydi. Kirpi dikenleri genellikle giysilere dokunurdu ve statü sembolü olarak boncuk işi ve püsküllerle süslenirdi.
⦁ Blackfoot nüfusu geçinmesi zor bir topluluk olarak biliniyordu. Assiniboine, Cree, Crows, Flatheads, Kutenai ve Sioux gibi kendilerine yakın yaşayan kabilelerle savaşıyorlardı.



Gelelim kapaklara. İncelediğimiz öykünün, 1960 yılında yayınlanan bugün ki formatında, macera iki kitaba bölünmüş. Ve iki kitabın kapakları da bu öykü ile alakalı değil. İlk olarak Kanlı Anlaşma kitabının kapağı daha sonra yayınlanacak, 10. kitap olan Tuzak öyküsünün konusu için çizilmiş. Ama öykünün içinden bir vinyet değil. Galep usta özel olarak çizmiş. İlk önce 1950 yılında, Beyaz Şerit serisi için çizdiği kapağı geliştirerek 1. Onur serisinin 47. sayısı için yeniden çizmiş. Diğer Onur serisi kapakları gibi sağlam bir grafik. Bugün ki format için ise, Gros-Jean resimden atılmış ve ağaçlar değişmiş. Kapak aynı haliyle 2021 yılında Klasik seri için de kullanılmış. Ülkemizde, 1983 yılında Tex kapağı için ters çevrilerek kullanıldı.






Yüze Karşı İki kitabının kapağına gelirsek. Galep; 1946 yapımı Duel in the Sun (Ülkemizde Kanlı Aşk ismi ile oynadı) filminin kapağından ilham almış. Yönetmenliğini King Vidor‘un yaptığı filmin baş rollerini Jennifer Jones, Joseph Cotten ve Gregory Peck paylaşmış. Önce, 1952 yılında 2. onur serisi 10. kapağında, sonra 1960 yılında incelediğimiz kapakta kullanmış. En son 2018 yılında, ufak renk değişiklikleri ile Klasik serinin 28. sayısının kapağı olmuş. Galep; kapaktaki bu duruşu çok sevmiş olmalı ki, 12 yıl sonra resmi çevirip, sonra bir eli açarak, öbür ele de bir silah tutuşturarak yeniden kullanmış. 1973 yılında, 150. sayı olan Sunset Çiftliği macerasının kapağı olmuş böylece. 2023 yılında da Klasik serinin 165. sayı kapağı olmuş.






Yetmez. Sunset Çiftliği kapağındaki bu poz, 1975 yılında alakasız bir şey için de kullanılmış. Ama çok güzel bir grafik olmuş. Galleppini‘nin kendisi tarafından yapılan bu resim bir masa oyununa uyarlanmış. Usta bütün arka fonu, dağları değiştirmiş ve kızılderililer eklemiş. Ama en önemlisi; ilk defa sol ayağı göstermiş bize. Birde; Tex‘in elindeki görünmeyen tabancayı açığa çıkarmış.


Ülkemizde basılan son Lilyth öyküsü olan Lilyth’in Sırrı ÇizgiRomantik inceleme Link’i aşağıda.
Not: Bu yazıdaki bilgiler için, dimeweb.blogspot.com kurucularından, Saverio Ceri/Francesco Bosco ve Mauro Scremin’in ve collezionismofumetti.com‘un katkılarına teşekkürler.

Tex ile ilgili bilgiler almak için Herkesi Facebook‘ta Tex Willer Meraklıları Haberleşme Ağı‘nı takip etmeye bekliyoruz.
https://www.facebook.com/groups/863513165920549?locale=tr_TR

