ALTIN HEYKELCİĞİN SIRRI


Maceraperest Altın 2-3. kitap

6.Öykü

İlk yayın yılı. 1949
Yazan. G.L. Bonelli
Çizen. A. Galleppini
Kapak. A. Galleppini
(1958 yılında 160 sayfalık kitap halinde düzenlenmiştir)

Şubat 2004
Mart 2004

Oğlak Maceraperest Altın Seri
Altın 2/Altın Heykelciğin Sırrı. 85. Sayfadan başlar (76 s).
Altın 3/Altın Heykelciğin Sırrı. 3. Sayfada biter.
Öykü toplam 79 sayfa.

Şubat 1971-Kapak: Yücel
Şubat 1971-Kapak: Yücel
Şubat 1971-Kapak: Yücel

Karakoç Fasikül Serisi
Karakoç Fas 88/Kutsal Totem. 46. Sayfadan başlar. (2 s).
Karakoç Fas 89/Kutsal Totem. 48 s.
Karakoç Fas 90/Kutsal Totem. 29. Sayfada biter.
Öykü toplam 79 sayfa.
(Bu öyküde ki son 3 sayfa farklı. Yeniden çizilmiş, yada italya da sonraki basımlarda düzeltilmiştir).

Mayıs 1983
Mayıs 1983

Ceylan 1. Seri (186’lık)
Ceylan 186-98/Altın Fetişin Esrarı. 58. Sayfadan başlar (25 s).
Ceylan 186-99/Tesah’ın Kaçırılması. 57. Sayfada biter (54 s).
Öykü toplam 79 sayfa.

1949-24 Altın Heykelciğin Sırrı
1949-25 Rio Yıldızı
1949-26 Gölgede Ölüm
1949-27 Tesah’ın Kaçırılması
1949-28 Sınırda Kan
1949-29 Heykelciğin Sırrı
1949-30 Dehşet Tapınağı
1949-31 Santa Fe’ye Saldırı
1952 baskısı 8. sayı
1952 baskısı 9. sayı
1952 baskısı 10. sayı
1952 baskısı 11.sayı

Öykü: Değerli bir Aztek heykelciğine dokunan ölmektedir. Bu laneti çözmek için Tex, ilk öyküden tanıdığımız Tesah’dan yardım isteyecektir. İşin içinde eski Aztek’lerden geldiklerini iddia eden İndios Blanco yerlileri, Meksikalı soylu bir aile, Teksas’ı işgal çalışan Meksikalılar vardır. Amerikan Meksika savaşı yaklaşmaktadır artık…

Özellik: Aztekler, 14. yüzyıldan 16. yüzyıla kadar Orta Meksika‘da gelişen bir Mezoamerikan medeniyetiydi. Başkentleri Texcoco Gölü’ndeki bir adaya kurulmuş olan Tenochtitlan‘ın çevresinde, özellikle Meksika Vadisi’nde yaşıyorlardı. Kültürleri zengin ve karmaşıktı; Olmekler ve Mayalar gibi daha önceki medeniyetlerden etkilenmişlerdi. Yetenekli gökbilimciler, matematikçiler ve mühendislerdi, etkileyici tapınaklar, piramitler ve su kemerleri inşa ettiler. Ayrıca oldukça yetenekli savaşçılardı ve imparatorlukları fetih ve diplomasi kombinasyonuyla büyüdü. Aztekler çok tanrılı bir dine sahiptiler ve yaratılış ve yıkım döngüsüne inanıyorlardı. Tanrılarını memnun etmek ve dünyanın varlığını sürdürmesini sağlamak amacıyla insan kurban ediyorlardı. Ayrıca dünyanın en büyük piramidi Meksika’da Cholula de Rivadabia’da bulunur. Azteklere ait piramit 182 dönüm alan üzerine kurulmuştur ve yüksekliği 54 metredir.

İspanyol‘lar geldiğinde; 13 milyonluk bir nüfustan oluşan çok büyük ve zengin bir imparatorluk olan Aztekler, gelişmiş tarım yöntemlerine, kendilerine ait bir dine, takvime, alfabeye sahiplerdi. Aztekleri keşfedenler İspanyollar oldu. Hernan Cortes ve onun özel ordusu Aztek başkenti olan Tenochtitlan‘a giderken Cortes‘in sadece 600 askeri vardı. Ancak Aztek takvimine göre bu yıl çok özel bir yıldı. İnançlarına göre bu yılda Quetzalcoatl adlı bir tanrı Aztekleri yok edecekti. Bu tanrının efsanedeki tarifleri Cortes‘e çok benziyordu. Bu yüzden Aztek imparatoru Montezuma, Cortes’in tanrı olduğuna karar verdi. Cortes başkentte birkaç gün geçirdikten sonra şehirden ayrıldı ve sonra daha kalabalık olarak geri geldi. 1521’de Aztekler teslim olana kadar 4 ay sürdü savaş. Hernan Cortes‘in başkenti işgali sırasında yapılan ve Tenochtitlan kuşatması olarak bilinen savaş sonucunda Aztekler yenilmiş ve güçlerini kaybetmişlerdir

Öyküde baş rolde bir Aztek heykelciği vardır. Xipe. Aztek mitolojisinde, Xipe Totec veya Xipetotec bir yaşam-ölüm-yeniden doğuş tanrısıydı; tarım, bitki örtüsü, bahar, kuyumculuk, gümüşçülük, kurtuluş, ölümcül savaşlar, mevsimler ve yeryüzünün tanrısıydı. Xipe Totec’in kadın eşdeğeri tanrıça Xilonen-Chicomecoatl’dı. Aztekler tarafından Xipe Totec’in savaşı icat eden tanrı olduğuna inanılıyordu. Tenochtitlan Büyük Tapınağı içinde Yopico adlı bir tapınağı vardı. Xipe Totec’in çiçek hastalığı, siğiller ve göz hastalığı gibi hastalıklarla güçlü bir ilişkisi vardır ve eğer biri bu hastalıklardan muzdaripse ona adaklar sunulurdu. Bu tanrıyı onurlandırmak için çeşitli insan kurban etme yöntemleri kullanıldı. Bazen başka kurban biçimleri de kullanılıyordu; kurban ateş çukuruna atılıp yakılıyordu, bazen de boğazları kesiliyordu.

Xipe: Doğurganlık, ölüm ve çiftçilik tanrısı
Galep’in çizdiği Xipe: ‘Bereketli surat’

Bu öykü de, Tex Klasik seri dışında bir daha basılmamıştır (Sangue sulla Frontiera. İtalya’da Nisan 2017). Klasik serideki kapak, 1952 tarihli Onur serisindeki aynı maceranın kapağının renklerinin düzenlenmesi ile oluşturuldu.

Tex ile ilgili bilgiler almak için Herkesi Facebook‘ta Tex Willer Meraklıları Haberleşme Ağı‘nı takip etmeye bekliyoruz.