DARK CİTY
Lal Aylık 48. sayı
Orijinal. 254. sayı
Yazan. L. Mignacco
Çizen. G. Viglioglia
Kapak. R. Diso
İlk Yayın Tarihi. Temmuz. 1996
Öykü toplam 96 sayfa
Öykü: Mister No, her şeyin sadece geceleri gerçekleştiği, yolsuzluk ve kanunsuzluğun her seviyede hakim olduğu küçük, isimsiz bir şehirdedir. Mister No, arabası bozulan güzel, sarışın bir kadına yardım eder. Şehir, güçlü bir mafyacı olan Temistocles Zard’ın elindedir. Bununla mücadele etmeye çalışan bir gazeteci olan Miller’in öldürülmesine karışır Mister No. Arkasında karanlık bir geçmişi olan Japon kökenli bir gazete editörü olan John Tanaka da garip bir şekilde işin içindedir. Mister No, kendisini temize çıkarmak için, kendisine komplo kuran ‘Eagle’ isimli fahişenin peşindedir…
Özellik: Lal Aylık 35. (Kızıl Rüzgarlar. Yaşamayanlar Lejyonu serisinin başlangıcı) sayıyla başlayan Mister No ruh değişiminin önemli sayılarından biri Dark City. Mister No maceralarında ilk defa çok farklı bir stil olan Black Noir tarzı kullanılıyor. Black Noir, özellikle ÇizgiRoman ve Sinema sanatında etkili ve değişik bir rüzgar estirdi. Bu öyküde iki usta bize bu tarzın bir örneğini sunuyor. Başlığından itibaren kesinlikle noir bir hikaye. Viglioglia’nın çizimler için seçilmesi ise çok yerinde. Güzel bir Frank Miller klonu. Öldürülen gazetecinin soyadı da Miller bu arada! Aşağıda, Meraklısına bölümünde enine boyuna irdeleyeceğiz.
Yazar Mignacco‘yu özellikle 35. sayıdan beri çok iyi tanımaya başladık. Bizde önceki yazılarımızda değindik. Bu öyküde Mignacco usta, Black Noir tarzının büyük ustası Frank Miller’a büyük bir Saygı Duruşu’nda bulunuyor. Dark City; Sin City ÇizgiRoman serisi ve Dark Knight ÇizgiRoman serisinin ruh kardeşidir. Ayrıca da iyi bir örneğidir.
Çizer Giuseppe Viglioglia ise, Black Noir stilini oldum olası sevmiştir. Fransız asıllı ‘Vigi’ usta, (1969), Torino Güzel Sanatlar Akademisi’nde iki yıl eğitim gördü. Daha sonra Milano Çizgi Roman Okulu’na katıldı ve buradan diplomasını aldı. Ardından Cyborg’da çalıştı. Daha sonra Bonelli yayınlarına katıldı. Burada Mister No ve Brandon’un kadrolu çizeri oldu. 1995 yılında Mister No’nun kadrosuna katıldığında, o yılın özel kitabına eklenen SS’e (Esse-Esse’ye) adanmış kitapçığı çizerek ilk çıkışını yaptı. Daha sonra Brendon’un sayfalarına geçti ve 2014 yılına kadar burada kaldı.
İnsanlar: Vera Miller (Vera Rubiski, Vera Rockwell, Eagle), Mike Miller, Komiser Chuck Beckett, Temislocles Zard, John Tanaka smith, Nelson Rockwell.
Mekanlar: İsimsiz bir şehir.
Meraklısına:
Black Noir: Sinemada ki ismi ile Film Noir, yani Kara Sinema, ya da çizgide ki ismi ile Comic Noir, yani Kara Çizgi. Biz klasik ÇizgiRoman’cılar için, hele yaşı biraz büyük meraklılar için çok ilgi çekici bir tarz olmadı gerçekte. Ama, Marvel ve Manga meraklılarının iyi bildiği bir tarz.
Black Noir’in kökleri ile 20. yy. başlarında karşılaşıyoruz. 1910’lar ve 1920’lerin tiyatro, müzik, fotoğraf, resim, heykel ve mimarinin yanı sıra sinemayı da içeren sanatsal bir hareketi olan Alman Ekspresyonizminden etkilenmiştir. Alman Ekspresyonizminin Amerikan kara filmi üzerindeki etkisi apaçık ortadadır. Kara film, (Fransızca: “karanlık film”) alaycı kahramanlar, keskin ışık efektleri, sık sık geriye dönüşler, karmaşık olay örgüleri ve altta yatan varoluşçu felsefe gibi unsurlarla karakterize edilen film yapım tarzıdır. Tür çoğunlukla İkinci Dünya Savaşı sonrası Amerikan suç dramalarında yaygındı.
BD‘ler ise ÇizgiRoman dünyasında, yine savaş sonrasındaki yıkımın bir etkisi olarak Avrupa’da uç vermeye başladı. Genellikle orijinali Fransızca olan ve Fransa ve Belçika’lı okuyucu için yapılmış çizgi romanlara kısaca BD yani Band Desine (Bandes dessinées) deniliyor. Bu ülkelerin İngilizce çizgi romanlardan farklı olarak uzun bir çizgi roman geleneği vardır.
Mangalar ise, Japonya kökenli çizgi romanlar veya grafik romanlardır. Çoğu manga, 19. yüzyılın sonlarında Japonya’da geliştirilen bir stile uygundur ve formun eski Japon sanatında uzun bir geçmişi vardır. Manga terimi Japonya’da hem çizgi romanları hem de karikatürleri ifade etmek için kullanılır.
Frank Miller; Kara Sinema, BD ve Mangaları harmanlayarak kendi tarzını yarattı. Ama asıl ilham kaynağı Alberto Breccia idi. Uruguay doğumlu Breccia’nın Mort Cinder isimli efsane olmuş bir kahramanı var. 1957 doğumlu sanatçı; Daredevil, Sin City, Dark Knight Returns, 300 ve bazı Batman’ların öykülerini yazdı. Miller, “Sin City’yi yazmaya başladığımda, Amerikan ve İngiliz çizgi romanlarının fazla uzun olduğunu, fazla kabızlık yarattığını ve Japon çizgi romanlarının da fazla boş olduğunu fark ettim. Bu yüzden bir melez yapmaya çalıştım” diyor.
Miller, ÇizgiRoman sanatında Natüralizme karşı olduğunu söylüyor. “İnsanlar süper kahramanlara yüzeysel bir gerçeklik getirmeye çalışıyorlar ki, bu da oldukça aptalca. Gösterişli fanteziler olarak en iyi şekilde çalışıyorlar zaten. Yani bunlar geniş ve büyük karakterler. Süpermen’in kollarının altındaki ter lekelerini görmeye ihtiyacım var” diyor.
ÇOK MERAKLISINA NOTLAR
ÇizgiRomantik 