
MARTİN MYSTERE KM Sayı: 1, GEÇMİŞİN SIRLARI

Lal Klasik maceralar 1, Kasım, 2007



İlk basım: Nisan-1982
Öykü: 96 Sayfa
Senaryo: Alfredo Castelli
Çizimler: Giancarlo Alessandrini
Kapak: Giancarlo Alessandrini
Azor açıklarında bir sualtı keşfi. Yunanistan’daki Metereon üzerine tünemiş bir manastırda yapılan keşif ve Luksor. Ufak çaplı bir dünya seyahati. Bu öykü bizi efsanevi Atlantis ile bağlantılı bir ‘kayıp kütüphane’nin keşfine götürür. Ayrıca “imkansızlar dedektifi“, bizi Kara Adamlar’la da tanıştırır….

Steven Spielberg’in “Raiders of the Lost Ark”, yani Indiana Jones karakterinin sinemalardaki ilk çıkışıyla (1981) uyanan arkeolojik-maceraya olan ilgi Martin Mystere’in yayınlanmasını kolaylaştırdı. Fakat Castelli, yıllardır bu seriye hazırlandığı için, dizinin karakterini oluşturmasında filmin etkisi olmadı.

Martin Mystere’in ‘kıyafet provası’ aslında Allan Quatermain isimli kısa bir çizgi dizidir. Alfredo Castelli, 1975-1980 yıllarında Fabrizio Busticchi ile SuperGulp dergisinde Haggard’ın kahramanının çağdaş versiyonunu yayınlıyorlardı. Ayrıca Martin’in ileriki sayılarında bu çizimleri göreceğimiz gibi, bir de bol bol Martin’den duyacağız.

Martin; senaryolarında Quatermain’in Martin Maystere’den esinlendiğini söyleyecek. Bu konu bir maceranın öyküsü olacak (Lal özel seri 10), ve Quatermain, James Coburn‘a benzetilmiş çizgi romanda.

Quatermain tiplemesi 1885’deyazar Henry Rider Haggard’ın “Hazreti Süleyman’ın Hazineleri” romanında görüldü. Kahramanı, avcı, rehber ve hazine avcısıdır. 1887 yılında ise kendi başına bir roman oldu. Roman, Doğu Afrika’da Masai topraklarında geçer. Afrikalıların iç savaşlarında ve beyazlarla olan savaşlarında görürüz kahramanı. Çinko illüstrasyon oymalarını C.H.M Kerr yapmıştır.

Afrika, o dönemin edebiyatında çokça konu edilmiştir. Beyazlar, özellikle İngilizler, Afrika’yı şiddetle yağmalamaktadır. Bu bilinmeyen kıta, İngiliz okurun ilgisini çekmektedir. Gerçek ve efsane birbirine karışmıştır. Kısaca zamanın pop kültü olmuştur. Kitap ve uyarlamaları en az altı defa filme çekilmiştir. Ama en kayda değerleri 1979 yılında ‘King Solomon’s Treasure’ (Kral Süleymanın Hazinesi), 1987 yılında ‘Allan Quatermain And The Lost City Of Gold’ (Allan Quatermain ve Kayıp Altın Şehir) filmleri çekildi. Ama yapımcılar, Indiana Jones karekterini iyice popüler hale getirmek için komedi ve macera ekleyince başka bir ‘şey’e dönüştü.


Quatermain çok fazla çizgi romana konu olmuştur. 1951’de Amerika’da yayınlanmıştır. 1966 yılında ‘Illustrated British Classics’ isimli kitapta Mike Hubbard’ın çizgilerinde iki sayfa görülür. 2012’de ABD’de Patricio Carbajal’ın çizimleriyle 5 cilt çıkar. Hatta o kadar tutar ki, 2012’de radyo tiyatrosu olarak yayınlanır, İtalya’da bile.




Bu okuduğumuz seri Bonelli’den önce başka yayınevlerine önerilmiş ancak kabul görmemiştir. Castelli tarafından 1975’te Enric Siò‘nun hazırlık çizimlerine dayalı olarak tasarlandı. 1978’de seri, Mondadori Yayınevi tarafından yayınlanan haftalık Supergulp‘te Fabrizio Busticchi‘nin çizimleriyle yayınlandı. Haftalık derginin erken kapanmasından sonra Castelli; Bagnoli ve Zaniboni’nin yeni hazırlık çizimleri oluşturmasını sağlayarak Hamburg’daki Koralle Verlag’a önermek amacıyla ilk fikri elden geçirdi . 1980 yılında Almanya’da yayınlanma fırsatı da ortadan kalkınca, Giancarlo Alessandrini‘nin yeni çizimleriyle birlikteteklif Bonelli’nin masasına gelir ve Sergio Bonelli seriyi basmayı kabul eder.
Başlangıçta, derginin kahramanı İngiliz olacaktı ve ismi Doc Robinson olarak planlandı. Son seçim, birçok çizimin değiştirilmesini gerektirdi. İlk hikayeler zaten, bu öykü dahil, hazırdı. Martin Mystere, tarihteki ilk “İmkansızlar Dedektifi” ismini aldı.
Fakat isim babaları daha enteresan. Dr. Martin Hesselius, Joseph Sheridan Le Fanu‘nun iki kısa öyküsünün kahramanı (“Yeşil Çay ” ve ” Carmilla“). Soyadı ve ikinci adı Jacques Mystere ise, çocuklar için kısa öyküler koleksiyonu olan The Mystere of Mystere‘in (1973) yazarı olan meslektaşı Tiziano Sclavi‘ye yürekten bir övgüdür. Kahramanı genç bir Fransız araştırmacı olan Jacques Mystère’dır.


Gelelim çizimlere… Alessandrini de Martin ile aynı uçakta seyahat ediyor (sayfa 49’daki ikinci sıra. Kıvırcık saçlı, gözlüklü adam). Bu arada Metereon manastırında Kahramanlarımızı karşılayan Peder Kastron (sayfa 58-60) ise Castelli‘nin kendisinden başkası değil.




Yukarıda bahsettiğim gibi, bu seri çok fazla yayıncı gezdi. Zaman içerisinde Alessandrini bazı düzeltmeler yaptı. Mantık hatalarını ve zamanla öykünün akışını etkileyecek kurguları değiştirdi. Bunlar bazen hemen, bazen de yeni baskılarda yapıldı. İtalya’da basılan Tutto Martin Maystere serisinde fark edilen bütün değişiklikler yapıldı. Örneğin Lal-Klasik Maceralar 1.sayı’da bu değişiklikler görülür.
Bu öyküde Martin, tipik ünlemi olan (“Hell’s Devils!”) “Hay Şeytan” haline gelecek ünlemi kullanmıyor. Onun yerine ilk kez 22. sayfada “Ulu Tanrım!” diye haykırıyor. Muhteşem siyah-beyaz dizilerin İtalyanca versiyonunda Dr. Watson karakterini oynayan oyuncu Nigel Bruce‘un sıkça kullandığı bir tabir. Daha sonra ki öykülerde ve yeni basımlarda düzelecek.
Bonelli baskılarında sayfa sayısı 96’dan 92’ye düştü. Haliyle orijinaller bile değiştirildi. Sayfa 20-36, Senorita Cristina Ramos yeni baskıda sahneden kayboluyor; onun yerine kışkırtıcı bir üstsüz olarak görünen güzel Diana Lombard geliyor. Aynı sırada, aşağı yukarı 30. sayfada, korkutucu Orloff‘tan bahsetmek için yayınlanmamış iki kare eklenmiştir. 39’dan 46’ya kadar olan sayfalar tamamen yeniden yazıldı ve yeniden tasarlandı. Martin ve Diana’nın karakteri daha fazla güncellendi. Yeni bilgisayara gösterilen şaşkınlık ve kıskançlık sahneleri ortadan kaldırıldı. Son sahnede, Mystere artık ‘ışın silahı’na sahip değil nedense. Sadece yumruklarıyla savaşıyor. Bu yüzden 92. sayfa değiştirildi. Diana’nın 98. sayfada son sözdeki kıskanç kışkırtması da ortadan kayboldu.


Öykünün sonunda “Martin Mystere ve Sırları” sayfasında (bu sayfa Lal serisinde yok, Tay Büyük Albüm de var) Martin’in doğum tarihinin 26 Haziran olduğunu öğreniyoruz. Tesadüfe bakın ki Sergio Bonelli’nin doğum günü de aynı. Ayrıca bu yazıda İskenderiye Kütüphanesi ve Atlantis Kıtası hakkında bilgi almaya başlıyoruz (yazının en altında bulacaksınız).
Çizgi romanın ilk sayfası zaten ilk tuhaflığı içeriyor. Şöyle yazıyor, “Teselya’da Kalabaca kasabasında..”, ancak resim, kayalar ve çalılar arasındaki bir yolu gösteriyor. Yeni basımda düzeltilecek. Sayfa 48’de Martin, gelen mektubun üzerindeki mührün Joannina kasabası olduğunu söyler.
42. sayfada Martin tarafından Diana’ya gösterilen manyetik disk bir CD’dir. Yeni basımda (Tay baskısı CD, Lal baskısı diskettir) 3 1/4 disketle değiştirilecektir. Ancak bu durumda eski Apple II‘yi Macintosh Plus ile değiştirmek için diğer birçok resim yeniden çizilecektir.
57. sayfada kahramanlarımız bir hasır sepet içinde Metereon’a çıkıyorlar. Boşa çaba, çünkü 1920’lerin başında, manastırlara erişimi kolaylaştırmak için konforlu merdivenler inşa edildi. Tuhaf durum yeni baskıda ortadan kalkıyor, ancak yamaç paraşütü ile tehlikeli kaçış kalıyor.
63. sayfadaki ilk karede Yunanca’dan İtalyanca’ya yapılan çeviride küçük bir yanlışlık daha. Tipik Yunan rakısının adı UZO olarak yazılmıştır. Yeniden basımda OUZO olarak düzeltilmiştir (gerçi biz Türkçede UZO diyoruz ama…).
Martin: “İyi ama bütün bunlar neden?”
Kara Adam: “Neden mi? Bunu anlamıyor musunuz Mystere? TOPLUM, EKONOMİ ve İKTİDAR. İki bin yıldan beri belli modeller, belli dinler, belli inançlar üzerine oturtulmuştur… Eğer biri çıkıp da BUNLARI bozmaya kalkarsa ister istemez pek çok şey değişir… Bugün ki anlamıyla iktidar sarsılmaya başlar… Ve BİZ BUNA İZİN VEREMEYİZ!”


MERAKLISINA











